Giybet Com (@giybetcom) • Instagram photos and videos


Hatta bir kişinin gıyabında ondan bahis açıldığı vakit kaş gözle yahut mimiklerle onu çağrıştıracak hareketler yaparak da gıybet olur.


Gıybet (Dedikodu) Yapmaktan Kurtulmanın 18 Yolu

Merhum Elmalılı Hamdi, konuyla ilgili ayetin tefsirinde konuşulanların gıybet olabilmesi için konuşmaya mevzu bahis olan şahsın veya şahısların tanınması ve konuşmanın karalama amaçlı olmasının şart olduğunu açıklamıştır. Ve aynı zamanda gaibin özürlerini, ayıplarını ortadan kaldırmaya yönelik gayet sakin ve iyi niyetli olduğu halde yapılanın gıybet olmayacağı ancak sinirli ve kızgın olduğu halde karalamaya yönelik söylenen ve yapılanların gıybet olacağının altını çizerek belirtmiştir. Elbette bu şartlara şamil olduğu halde gıybet olarak tanımlanamayacak konuşmalar da vardır. Bunların neler olduğunu da ileride belirteceğiz.

Bahis : Konu
Cihet : Şekil, Yön
Ebedî : Sonsuza Dek, Hiçbir Zaman
Ehl-İ Gıybet : Gıybet Eden, Arkadan Çekiştiren Kimseler
Ehl-İ Haysiyet : Haysiyet, İtibar Ve Şeref Sahipleri
Ehl-İ İlim : İlim Ehli, Âlimler
Ehl-İ İman : Allah’a İnanan
Ehl-İ Namus : Namus Sahibi
Ferman Etme : Buyurma, Emretme
Gadir : Zulüm, Acımasızlık
Gayet : Çok
Gıybet : Bir Kimsenin Arkasından Hoşlanmayacağı Şekilde Konuşma, Çekiştirme
Günah-I Kebâir : Büyük Günahlar
Hâtime : Sonuç, Son Bölüm
Hayat-I İçtimâiye : Sosyal Hayat
Hayat-I İçtimâiye-İ Ehl-İ İman : Mü’minlerin Toplumsal Hayatı
Hıyanet : Hainlik, İhanet
İfsad Etme : Bozma
İsnat : Dayandırma
İşâa Etme : Yayma, Duyurma
Kat’î : Kesin
Kazf : İftira
Kazf-İ Muhsanât : Temiz Ve Namuslu Birisini Zina İle Suçlama, İftira Etme
Kur’ân-I Hakîm : Her Âyet Ve Sûresinde Sayısız Hikmet Ve Faydalar Bulunan Kur’ân
Mahveden : Yok Eden, Harap Eden
Menfur : Nefret Edilen
Merdûdü’ş-Şehadet : Şahitliği Kabul Edilmeyen
Münafık : İki Yüzlü, İnanmadığı Halde İnanmış Görünen
Nazar-I Kur’ân : Kur’ân’ın Nazarı, Bakış Tarzı
Nev’i : Çeşit, Tür
Sûre-İ Nur : Kur’ân’ın 24. Sûresi Olan Nur Sûresi
Şakk-I Şefe : Ağzını Açıp Konuşma
Şehadet : Şahidlik, Tanıklık
Şenî : Kötü, Çirkin, Alçakça
Zâlimâne : Zâlimce
Zeyl : İlâve, Ek

Gıybet hakkında bir kaç şey sormak istiyorum

Bu hafta mevzu bahis edineceğimiz gıybet ise kötülüğün en olağan halleri arasında zikredilebilir. Gıybet sözle veya amelle yapılan incitici davranıştır. Bu basit tanımın ötesinde Kitab-ı Kerim’de mevzu bahis edildiği şekliyle gıybet zanna dayanarak bir başka kimseye haksızlık yapmaktır. Zanna dayalı davranışlar insanlar arası hukuku ve ilişkileri yerle bir eden oldukça problemli bir zeminden beslenmektedir.

Yazı ile gıybet de böyledir. Çünkü kalem de bir dildir. Birkitabın yazarı, belli bir şahıstan bahseden kitabında onunkonuşmasını çirkin gösterirse gıybet olur. Ancak konuşmayı böylegöstermeye kendisini mecbur eden birşey bulunursa, o zaman hükümdeğişir. Nitekim ileride bu bahis gelecektir. Müellifin 'bir kavimşöyle dedi' demesi ise, gıybete dahil olmaz. Ancak gıybet, bellibir şahsa -ister diri, isterse ölü olsun- saldırmaktanibarettir.
'Bugün bizim yanımızdan geçenlerin veya bizim gördüklerimizin birkısmı' demen gıybettendir. Yani eğer muhatabın bu ibareden bellibir şahsı anlarsa, gıybet olur. Çünkü mahzurlu olan, muhataba bellibir şahsı anlatmaktır. Anlatmakta kullanılan metod ve sistemdeğildir. Eğer muhatab o konuşmandan belli bir şahsı anlamazsa öylekonuşman caizdir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a) bir insanın herhangibir hareketinden hoşlanmadığı zaman şöyle derdi:

Gıybet ve gıybete ortak olmak ..

Gıybete götüren sebeplerden birisi de, hazırda olmayan bir şahıstan bahis açmaktır. Hazırda olmayan bir şahıs hakkında konuşmamaya çalışılmalıdır. Belki her ne kadar birilerini övmek ve iyilemek kastıyla konuşsa da, o kişinin kötü taraflarını da konuşanlar olabilecektir.

“Ey mü'minler! Çok kere zandan ictinâb edin. Zîrâ zannın bâzısı günahtır. Nâsın ayıplarından bahis etmeyin ki onların hallerinden Allah Teâlâ'nın setretmiş olduğu şeyler mestûr kalsın. Sizin bâzınız bâzınızı gıybet etmesin. Sizden biriniz ölmüş kardeşinin etini yemeği sever ve arzu eder mi? Elbette bunu kerih görürsünüz. Allah'tan korkun, gıybeti irtikâb etmeyin. Zîrâ Allah Teâlâ ihlâs üzere vâkî olan tevbeyi kabûl edici ve sizin günahlarınızı afvetmekle merhamet buyurucudur. Ey mü'minler! Siz ebnâ-yı cinsinizin noksanını aramayın ve herkesin hatâsından bahsetmeyin. Husûsan bir takım asılsız müftereyât-ı bâtıla ile bir kimsenin hukûkuna tecâvüz edecek şeylerde kat'iyyen zannınıza ittibâ ederek teftîşe kalkışmayın.” (Hucurât, 12.)

Ayeti kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: Ey İman edenler

Gıybet, Arapça “gayb” kökünden gelir. Âlimler buna şöyle izahat getirmiştir: “Bir kişiyi konuşurken yanınızda yoktur, yani onun gıyabında konuşursunuz. O, bu konuşmayı duysa rencide olacaktır. Belki gizlice yaptığı bir kabahati görüp anlattınız, belki bir ayıbını, elbisesini, saç şeklini, konuşmasını konu ederek ondan bahsettiniz. Bu çok basit bir dedikodu gibi görünse de gıybettir. Haramdır, günahtır. Hatta bir kişinin gıyabında ondan bahis açıldığı vakit kaş-gözle yahut mimiklerle onu çağrıştıracak hareketler yapmak da gıybet olur. Yani gıybet sadece sözle olmaz. En ağır gıybetlerden biri de kişinin fiziki özellikleri, soyu sopu ve yaradılıştan gelen bazı huylarını konuşmaktır.”