Z bahis, bahis oynatmıyor; yeni açılmasına rağmen kupon yaptırmıyor


M.1) Anayasa'da yer alan temel hak ve hürriyetlere ideolojik amaçlarla, Devletin Ülkesi ve Milletiyle bölünmez bütünlüğünü veya dil, ırk, sınıf, din ve mezhep ayrılığına dayanılarak nitelikleri Anayasada belirtilen Cumhuriyeti ortadan kaldırmak maksadiyle işlenen suçlarla, bunlara murtabıt suçları;2) Türk Ceza Kanununun 179, 180, birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ayrı olmak üzere 188, 201, 254, 255, 256, 257 ve 264 üncü maddelerinde veya 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Hakkındaki Kanunun değişik 12 nci yahut aynı Kanunun ek maddesinin, birinci bendinde yazılı suçlar;İşleyenler hakkında yapılacak soruşturma ve kovuşturmalar, 3005 sayılı Kanunun 1 inci maddesinin (A) bendindeki mahal ve aynı Kanunun 4 üncü maddesinde yazılı zaman kayıtlarına bakılmaksızın,bahis konusu kanun hükümlerine göre yapılır.(…)


Deneme bonusu veriyor ama oynatmıyor

M.9 Bir kimse duruşma esnasında bir suç işlerse mahkeme vakıayı tesbit ve bu hususta tanzim edeceği zabıt varakasını salahiyetli makama gönderir, lüzum görürse failin tevkifine de karar verir. Duruşma ve kararlarda kanunun tayin ettiği adedde hakimlerin bulunması şarttır.Bir celsede bitmeyecek duruşmalarda mazereti dolayısiyle bulunmaması ihtimali olan azanın yerine geçmek ve reye iştirak etmek üzere ihtiyat aza bulundurulabilir. Müzakerede ancak hükme iştirak edecek hakimler bulunur.Reis, mahkeme nezdinde staj yapmakta olan hukuk mezunlarının müzakere sırasında hazır bulunmalarına müsaade edebilir. Müzakerenin idaresi ve hallolunacak meselelerin tertibi reise aittir. Bir mesele hakkında ekalliyette kaldığından bahisle bir hakim reye iştirakten imtina edemez. Reyler dağılırsa maznunun en ziyade aleyhine olan rey, ekseriyet hasıl oluncaya kadar kendisine daha yakın olan reye ilave olunur.Reis kıdemsiz azadan başlayarak ayrı ayrı rey toplar ve en sonra kendi reyini verir.

M.36Delillerin ikamesi,davet edilen bütün tanıkların ve bilirkişinin dinlenmesi vesair sübut vasıtalarının iradedilmesi demektir.İkamesi istenilen herhangi bir delil aşağıda yazılı hallerde reddolunabilir.a) Delil ikamesi kanun hükümleri mucibince caiz değilse,b) Delilin belli açık bir hususa teallüku itibariyle ikamesi lüzumsuz ise,c) Delil ile ispat edilmek istenilen vakıanın karara tesiri yoksa veya sanık lehine evvelce sabit olmuş bir duruma ilişkin olursa,d) Delil hiçbir suretle maksada elverişli değilse,e) Delilin elde edilmesi imkanı yoksa,f) Delil ikamesi talebi işi uzatmak maksadıyle yapılmış ise,g) Sanığın beraatini ispat edecek önemli bir iddia ileri sürülüp de bu iddiada bildirilen vakıa, gerçek olarak kabul edilebilecek mahiyette ise.Bu hüküm, ilk olarak duruşma celsesinde veya 212 nci madde mucibince duruşma hazırlığında veya hakim soruşturmasında davet olunup dinlenmeleri istenilen tanıklar ve bilirkişiler hakkında ve diğer sübut vasıtalarının iradı halinde de uygulanır.Cumhuriyet Savcısı ile sanık ve varsa müdahil müştereken talep ederlerse mahkeme şu veya bu delilden vazgeçebilir.Müdahil, yalnız şahsi hakları ispat için gösterdiği delilden, başkalarının uygun beyanlarına hacet olmadan, her zaman vazgeçebilir.Kabahate taallük eden veya şahsi dava üzerine görülen işlerde mahkeme davaya ve feragate ve evvelce verilen kararlara bağlı olmayarak delillerin ne hudut dahilinde ikame edileceğini tayin eder. Bir delilin veya ispat olunacak vakıanın geç irat edilmesi, ikamesi talebinin reddine sebep olmaz.Bununla beraber dinlenecek şahidin veya ehlihibrenin ismi hasma geç tebliğ edilmiş yahut ispat edilecek hadise hasım tarafı için lazımgelen malümatı elde etmeğe vakit müsait olmıyacak derecede geç bildirmişse hasım tarafı delillerin ikamesi hitam bulmazdan evvel malümat almak üzere duruşmanın talikını istiyebilir.Reisin veya mahkemenin emriyle davet olunacak şahitler ve ehlihibre hakkında Cumhuriyet Müddeiumumisi ve maznun dahi bu hakkı haizdirler.Bu talepler hakkında mahkeme kanaatine göre karar verir. Maznunun yüzüne karşı şeriklerinden birinin veya bir şahidin hakikatı söylemiyeceğinden korkulursa, mahkeme sorgu ve dinleme sırasında o maznunun mahkeme salonundan çıkarılmasını emredebilir.Şukadar ki maznun tekrar getirildiği zaman gıyabında yapılan söz ve işlerin esaslı noktaları kendisine bildirilir. Şahitler ve ehlihibre dinlendikten sonra ancak reisin emir ve müsaadesiyle mahkemeden çıkabilirler.

25 ilde Sibergöz-21 operasyonu: 156 gözaltı

M.1Ağır Ceza Reisi taleb ederse Cumhuriyet Müddeiumumisi o zamana kadar yaptığı bütün muameleleri havi evrakı kendisine gönderir.Reis bir diyeceği varsa bildirilmesi için bir müddet tayin ederek istidayı maznuna tebliğ edebilir.Ağır ceza mahkemesi başkanı, kararını vermek için tahkikatın genişletilmesine lüzum görür ise, bu hususu açıkça belirtmek suretiyle mahalli sulh hakimini görevlendirebilir.

M.19Müdafi hazırlık evrakı ile dava dosyasının tamamını inceleme ve istediği evrakın bir suretini harçsız alma hakkına sahiptir.Müdafinin hazırlık evrakını incelemesi veya hazırlık evrakından suret alması hazırlık soruşturmasının gayesini tehlikeye düşürebilecek ise Cumhuriyet Savcısının talebi üzerine sulh hakimi kararıyla hazırlık soruşturması sırasında bu hak kısıtlanabilir.Yakalanan kişinin veya sanığın sorgusunu içeren tutanak ile bilirkişi raporları ve yakalanan kişi veya sanığın hazır bulunmaya yetkili olduğu diğer adli işlemlere ilişkin tutanaklar hakkında ikinci fıkra hükmü uygulanamaz.

Yedinci Meleğe Dair Yedi Bahis

M.5Tutuklama müzekkeresinde, sanığın mümkün olduğu kadar açıkça kim olduğu ve şekli ile kendisine isnad olunan fiil, fiilin gerçekleştiği zaman ve yer, fiilin kanunda hükme bağlandığı maddeler, suçun kanuni unsurları ve tutuklamanın sebebi belirtilir.

Ancak tehirinde mazarrat görülen hallerde Cumnhuriyet Müddeiumumileri ve bunların muavini sıfatiyle emirlerini icraya memur olan zabıta memurları zabıt muamelesini yapabilirler.Hakimin kararı olmaksızın yapılan zabıt muamelesinde alakadar şahıs veya bunun mümeyyiz olan hısımlarından biri hazır bulunmamış veya bunlardan biri hazır bulunupta zabıt muamelesine açıkça itiraz etmişse zabıt muamelesini yapan memur bunu üç gün zarfında hakime tasdik ettirmeğe mecburdur.Kendi nezdinde zabıt muamelesi yapılan kimse her ne zaman isterse hakimden bu husus hakkında karar ittihazını isteyebilir.Bu bapta karar vermek salahiyeti hukuku amme davası henüz açılmamış olan hallerde zabıt muamelesinin yapıldığı yerin sulh hakimine aittir.Zabıt muamelesi hukuku amme davasının açılmasından sonra Cumhuriyet Müddeiumumileri veya zabıta memurları tarafından yapılmış olduğu halde davaya bakmakta olan hakim üç gün içinde bu muameleden haberdar edilir ve zaptedilen eşya emrine hazır bulundurulur.Harb gemileri dahil olmak üzere askeri hizmetlere mahsus yerlerde yapılacak zabıt muamelesi hakim veya Cumhuriyet Müddeiumumisinin talep ve iştirakiyle askeri makamlar tarafından ifa olunur.Ancak askeri hizmetlere mahsus yerler ordu ile alakası olmıyan kimseler tarafından munhasıran işgal edildiği takdirde askeri makamların müdahalesine lüzum yoktur. Maznuna gönderilen mektuplar vesair mersule ve telgrafların posta ve telgrafhanede zaptı caizdir.Maznun tarafından veya ona hitaben gönderildiği bazı hallerden anlaşılan ve tahkikat noktai nazarından münderecatının ehemmiyeti haiz olduğu tayin edilen mektuplar vesair mersule ve telgrafların dahi bu yerlerde zaptı caizdir. Bundan evvelki maddede yazılı olan zabıt muamelesi ancak hakim tarafından yapılabilir.Tehirinde mazarrat umulan ve munhasıran kabahatlere mütaallik bulunmıyan hallerde bu muamelenin icrasına Cumhuriyet Müddeiumumileri dahi salahiyetlidir.Şukadar ki müddeiumumiler kendilerine verilen şeyleri ve bilhassa mektup lar vesair posta mersulelerini açmaksızın derhal hakime tevdi etmek mecburiyetindedirler.Cumhuriyet Müddeiumumisi tarafından emrolunan zabıt muamelesi eşya henüz teslim edilmemiş olsa bile üç gün içinde hakim tarafından tasdik olunmadığı takdirde hükümsüzdür.Cumhuriyet Müddeiumumisinin verdiği emir üzerine yapılan, zabıt muamelesiyle mektup vesair posta mersulelerinin açılması hakkında karar itası 90 ıncı madde mucibince salahiyetli hakimindir. Tahkikatın gayesine halel vermek ihtimali olmadıkça 91 ve 92 nci maddelere göre alınacak tedbirler alakadarlara bildirilir.Açılmasına karar verilmemiş olan mektup ve mersuleler derhal alakadarlara teslim olunur.

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı

Tulkerim Mülteci Kampı Halk Komitesi Başkanı Faysal Selame, yaptığı açıklamada, "Onlarca aile evlerinden zorla çıkarıldı,...



Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah Sınır Kapısı'nın Avrupalı gözlemcilerin katılımıyla yakın zamanda açılacağını belirtti
Abdulati, Mısır'da yayın yapan "Kahire el-İhbariyye" kanalına verdiği röportajda, Refah Sınır Kapısı'nın durumu ve Gazze'ye yönelik yardımlara ilişkin açıklamalarda bulundu.

İskajerak muharebesi, İngiltere için bir mağlubiyettir. Çünkü İngiliz donanmasının faikıyet kahiresi, akıde-i umumiye mertebesine çıkarılmış, Alman donanması, pek ziyade istisgar edilmişti. Almanya zafer bayraklarıyla şenlik yapmakta haklıdır. Çünkü o genç donanması, muhib düşmanına açık denizde taarruz etmekle kalmadı; bilhassa ateş imtihanını pek haysiyet perverane geçirdi. İskajerak’da Türk bahriyelileri Bu silsile-i makalata hitam vermeden evvel (İskajerak) muharebesine iştirak eden kahraman Osmanlı bahriyelileri de yâd etmeği bir vazife-i milliye ad ederim. Bu sığ malumat için Alman bahriyesine gönderilmiş olan zabitlerimizden Alman açık deniz donanmasına mensup sefaininde hizmette bulunan İskajerak muharebesine iştirak ederek şayan-ı takdir bir surette vazifelerini ifa eylemişlerdir. Bunlardan Sayid Hüseyin Efendi namında bir çarkçı mülazımı “SMS Wiesbaden” kuruvazörlerinde şehit olmuştur. Bahriye müsteşarı leva amiral Vasıf Paşa hazretlerinin, meclis mebusanın 8 Mart 1333 tarihli celsesinde bahriyemizde vuku bulan icraattan bahis ederken İstejerak muharebesine iştirak eden zabitlerimiz hakkında söyledikleri sözleri aynen iktibas etmek suretiyle bu silsile-i makalata hitam veriyorum.[ 1 ] [ 1 ] – meclis mebusan zabıt ceridesi, üçüncü devre-i ittihabiye, üçüncü içtima, elli birinci inikad – sahife 792Cephelerde: projektörle tarassut Abidin Daver – hitam –Matbuat âlemi? Şimdiye kadar bu serlevha altında birçok yazılar yazıldığına eminim. Fakat matbuatın hayat medeniye-i cihanda oynamakta olduğu rollün ehemmiyet fevkaladesi nazar-ı itibara alınınca ve aynı zamanda bizim bu hususta da ne derece fakir olduğumuz düşünülünce bu mebhasda hemen her gün kalem yürütülse yine azdır. Matbuat, her sabah hep fikir ve izanın bildiği veçhile hususi veya umumi hayat medeniyenin rehberi ve nazımıyedir. Tabir diğerle matbuat, milletin derece-i medeniyetinin hakiki mizanıdır. Harp hazırda görüyoruz ki müttefikimiz Almanlar her nokta-i nazardan rakiplerine faik bir mevkide bulunuyorlar. Bu faikıyet, askerlikten tutunuz da en basit teşkilat idareye kadar aynı dereceyi muhafaza ediyor ve bu faikıyet, şüphesizdir ki birçok avamilin tesiriyle husul bulmuştur. Fakat bütün bu avamilin temelini, üss-l esasını, bilâ-tereddüt iddia edebiliriz ki Alman matbuatına istinat eden Aman hırs ve irfanı teşkil ediyor. Bir milletin, bilhassa Almanlar gibi derecat tekâmülün derece-i nihayetine vasıl olmuş bir milletin matbuat umumiyesii hakkında beyan-ı mütalaa birçok tetkikata arz-ı ihtiyaç edeceği gibi öyle bir veya beş, on makaleye sığamayacak derecede büyük bir mevzu teşkil eder. Bizim bu küçük makalede nazar-ı ibret önüne koymak istediğimiz şeyi, matbuat âleme dair ihsâ’ bir malumat vermektir. Bir şeyin iyiliği veya fenalığı hakkında nazari olarak söylenilecek bir sürü söze bedel ortaya erkamın pek beliğ delaletine istinat eden ufak bir cedvel konulması kuvveyi iknaiye itibariyle elbette daha müessirdir. Avrupa’da veya Avrupa’nın filan memleketinde matbuanın hali, şanı şöyledir, böyledir; demek dense o memleketlerin servet asar matbuasına ait ufak fakat mukayeseyi malumat vermek elbette daha kestirme bir yol ve daha nafi bir usul teşkil eder. Atideki malumat ihsâiyeyi